Monday, April 14, 2014

Fransız Amiral Guepratte'nin Dramı


İtilaf Devletleri donanmasını Çanakkale'den geçirip İstanbul'u işgal etmekle görevlendirilmiş Fransız Amiral Guepratte, karşı tepelerde mevzilenmiş Türk kuvvetlerine bakar. Dürbünüyle topları saydığında yaklaşık 2,000 kadar top namlusu görür. O an işinin zor olduğunu anlar. Nereden bilecekti ki gördüklerinin 1,800 adedinin soba borusu olduğunu. Amiral Guepratte çağırdığı yüzbaşıya Çanakkale boğazını mayınlardan temizleme görevi verir. 18 mart 1915 günü yapılacak Çanakkale boğazını geçme harekatı öncesinde görev  başarıyla yerine  getirilir ve boğaz mayınlardan temizlenir. Artık İstanbul yolu açılmıştır.
Bu tarihten haftalar öncesinde Osmanlı Genelkurmayı daha önce Edremit yakınlarında düşen bir uçağın tamirinin yapılması için İstanbul’a getirtmişti. Bu uçak İstanbul’dan Kahire’ye giderken Edremit civarlarında düşmüş ve çocukların oyuncağı haline gelmişti. Uçağın adı da 1890 yılında Japonya’dan dönerken batan Ertuğrul gemisinin adıydı. Uçak istanbul’da onarıldıktan sonra Çanakkale’ye gönderilir. 7 mart sabahı pilot Cemal efendi bir keşif uçuşu yapar ve Nusret mayın gemisinin bıraktığı Türk mayın hatlarını göremediğini Cevdet paşa’ya iletir. Anlaşılan düşman bir gece önce mayınları temizlemiştir.
Savaşın zor günlerinde enkaz haline gelen bir uçağın sökülerek İstanbul’a taşınınıp tamir edilmesi ve yeniden parçalara ayrılarak Çanakkale’ye cepheye gönderilmesi orada birleştirilerek uçması ve gördüklerini rapor etmesi belki de savaşın seyrini değiştirmiş, İstanbul’un işgalini önlemiştir. Gerçi savaşta geçilemeyen boğazlar mütareke döneminde geçilecek ve çok korkulan İstanbul işgal edilecektir.
Fransız amiral, yüzbaşısının verdiği rapora güvenerek 18 Mart günü saldırı emrini verir. İngiliz ve Fransız savaş gemileri birbiri ardından mayınlara çarparak batarlar. Amiral Guepratte, o günün akşamı amiral gemisinin salonunda savaş mahkemesi kurarak, yüzbaşıyı yargılar. Oysa amiral, genç subaya görevini tebliğ ederken İstanbul’a vardıklarında kendisini binbaşı yapacağını müjdelemiştir. Dahası yüzbaşının nişanlısını Fransa’dan getirteceğini ve düğünlerini yapacağını söylemişti. Tüm bu vaatler mayına çarpan gemiler gibi suya düşer. Savaş mahkemesi, yüzbaşının geminin direğine asılarak idam edilmesine karar verir. Mahkeme başkanı Amiralin kararı açıklamasınını, büyük bir üzüntüyle dinleyen yüzbaşı  son söz olarak ‘Ama baba ben görevimi yapmıştım’ der.
Ertuğrul adlı uçak ile döktüğümüz mayınları göremeyen Cemal Durusoy’un raporu üzerine Nusret gemisi yeniden göreve dönecek ve boğaza mayınlarını bırakacaktı. Boğazı temizlediğini düşünen itilaf güçleri ise güven içinde ilerleme emrini verecekti. Sonuç malum.   Pilot Cemal beyin yardımcısı ise uçağı tamir eden, parçalayıp, yeniden birleştirerek, uçmaya hazır eden montör Vahran idi. Bazı ermeniler isyan edip arkadan vururken, bazıları vatanı savunmak için mücadele ediyordu.                     
Savaştan sonra Fransa’da askeri mahkeme kararı yeniden değerlendirilir ve yüzbaşı Guepratte’nın görevini yaptığına inanılarak cansız vücudu, hainler mezarlığından alınarak Savaş anıtına taşınır.
Savaşın seyrini değiştiren Nusret mayın gemisi 1962 hizmet dışı kalır ve satılır. Bir süre kargo gemisi olarak çalışır. 1990 yılında Mersin açıklarında alabora olup batar. 1999 yılında çıkarılır ve Mersin Belediyesi tarafından müzeye dönüştürülür.

( Geyikli Park - Sunay Akın)