Yapımına 1895'te başlanan anıt bir mezar-kilise olarak tasarlanmıştır. Aslında Rus hükümetince istenen, Rus zaferini simgeleyen bir anıtın dikilmesi idi. Gerçekleştirilen anıt, II.Abdülhamid'in itirazı üzerine varılan bir uzlaşmanın sonunda kabul edilen haliydi. Anıt üç yıldır İstanbul'da çalışmakta olan Rus mimar Bozarov tarafından tasarlanıp inşa edilir. İç dekorasyonunda St. Petersburg Akademisi’nden resim sanatçıları görev almıştır. Yapının iç yüzünde savaşta ölen askerlerin adlarının işlendiği nişler sıralanmaktaydı. Kemikler mahzende korunmakta, rahip ve muhafızlar için özel hacimleri vardır. 18 Aralık 1898’de, Rus çarının kuzeni Grandük Nikola Nikolayeviç’in, Fener Rum Patriği’nin ve Osmanlı devlet görevlilerinin hazır bulunduğu bir tören ile açılış ve takdis gerçekleşmiştir
I.Dünya savaşında, Rusya’nın Osmanlı Devleti’ne 2 Kasım 1914’te savaş açmasıyla Ayastefanos anıtının yıkım süreci de başlamış oldu. Mahmut Şevket Paşa bu anıtın utanç kaynağı olduğunu düşünerek bir birlik ile yıkımdan önce; çanı indirmiş ve Askeri Müze'ye göndermişti. Binadaki yapının pirinç ve altın yaldızlı maketi Emniyete teslim edilir. İkona ve benzeri dini eşyalar Rus rahiplere verilir.
14 Kasım 1914’te gerçekleşen yıkım, on iki kagir ayak tarafından taşındığı belirtilen son platforma yerleştirilen tahrip kalıplarıyla gerçekleştirilmiştir. Yıkılan yapı 3 ay gibi bir sürede yerinden kaldırılmıştır. Şenlikköy mahallesinde bulunan yer 1.Orduya bağlı Levazım birliği içerisinde yer almaktaydı. Anıtın bulunduğu cadde Cumhuriyet caddesidir. Anıtın kare planlı arazisi, özgün sınırlarını korur biçimde bugün askeriye tarafından kullanılmaktadır.